Gün geçmiyor ki Muğla'da Cumhuriyet Halk Partisi halkı, sükutu hayale uğratmasın. 'CHP, ana muhalefet olduğu 23 yıl boyunca iktidarın en çok neyini eleştirdi?' diye sorsak, kuşkusuz hepimiz; "ekonomi politikasını ve şatafat merakını" deriz. 

Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığında da bu böyleydi. Şimdi de böyle. Ancak; bugün ile dünün arasında fark gittikçe açılıyor.

Halk, vergi yükünün,  gelir adaletsizliğinin ve adam kayırmaların yani başarısız ekonomi politikalarının altında ezilirken ana muhalefetin bunu  dillendirmesinde elbette sorun yok. Hatta beklenen budur. Peki ana muhalefetten asla  beklenmeyen nedir? Eleştirdiklerini üstünde taşıması.  CHP Lideri Özgür Özel, üç hafta arayla geldiği Muğla'da her iki ziyaretinde de  Muğlalı vatandaşı kendisinden   uzaklaştırdı ve halk tarafından eleştiri aldı. 

Birincisi Muğla Büyükşehir Belediyesi'nin kapısının önünde oldu. Kendisini dinlemek için ayağına gelen vatandaşı alandan kovdu. Ulusal medyada tepki çekti. 

İkincisi ise Marmaris'te oldu. Kendisinden yardım isteyen, halini anlatmaya çalışan Marmaris Belediyesi işçisini görmezden geldi. Dinlemedi. Oysa işçi , işten çıkarılmıştı. Tek derdi maruzatını anlatmak ve yardım istemekti. Sosyal medyada ve yerel gazetelerde  videoları paylaşıldı. Bir kez daha tepki çekti.

CHP Lideri Özgür Özel'in gitmesinin ardından çok geçmeden Büyükşehir Belediyesi'nin şirketi Muttaş tarafından alınan  13 milyon TL'lik lüks araç alımı bizzat Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras tarafından basına duyuruldu.Ama öyle kendiliğinden olmadı önce kuşlar fısıldadı. Sonra makamdan onay aldı bilgi. Yani hesap vermek için kamuoyuna açıklama yapma gereğini duymayanlar, kendilerini savunmak için durumu kabul etmek zorunda kaldılar. 

Sonuç :Atılan bir iddia vardı ve doğru çıktı araç satın alımı.  80  milyon TL'ye Halk Bankası binasını satın alan Muttaş, bu defa Audi A8 Longa almış. Belediyenin şirketinin kasasındaki bu bolluk ise gayet normalmiş. Gerekirse Başkanını uçuracak hava aracı bile kiralarmış. Çünkü "başkanları  yüksek tempo çalışıyor, ne alınsa hak ediyormuş."  Öyle dediler! 

Başkan, çok sosyal çalışıyor! 

Ulaşımda en pahalı illerden Muğla, hastane ve avm kapısında taksi duraklarının olması gereğini anlatana kadar göbeğimiz çatladı ama battı çıktıyı ve patates tarlası şeklinde araba bozan yolların tamirini zamanında yapmayı anlatamadık. Olsun sanayi esnafının mutluluğu da önemli! 

Su faturaları akla ziyan il Muğla , susuzluk desen en az  pahası kadar çok ve  hazımsız!  Elektrik giderse o da küser gelmez. Günler sürer küslük belki haftalar boyunca  gider dönmez! Tuvaletini banyonu sana en yakın Avm'de yaparsın olur gider ! Aman üzüldüğün şeye bak! 

Alt yapı desen asfalt parçalar nitelikte. Kanalizasyonları tutamıyoruz, denize girmeyi seviyorlar. Arıtma tesisleri yorgun ve bitap düşmüş durumda. Çöp kokuları yerli yersiz lüks mekanlara kadar biletsiz, destursuz  giriş yapar. Allah Allah başına buyruk mu ne? Yoksa atık tesislerinde üreme sıkıntısı mı var, karar vermek zor! 

Öğrencileri yurtta yer bulamazsa okuma hakkından vazgeçiyor sebep ne mi? Tabiki ,fahiş fiyatlar. 

Semt  pazarlarının ardından halk temizliyor meydanı temizlik işçileri ile. Pazarcının döktüğü sebzeden meyveden kurtardığını  çocuğuna götürmek için! 

Çocuklar var musluktan akan suyla okuldaki gününü tamamlayan, kantin nerede yerine bilmiyor. Yaşları 6 ila 17 gelişme çağında. 

Halkın ülkemizde olduğu gibi şehirde de durumu bu! 

Ve fakat kabul edelim  tüm suç iktidarda. Ana muhalefet ne yapabilir, belediyelerin yönetimini almış olsa bile bu durumda! İktidarın yaptığına  bire bir uymak dışında!   Topu taca attım  bak! 

Top elimizdeyken bakalım. CHP'li ilçe belediyelerinin durumu ne? Ondan haber vereyim.  Borç batağındalar. Ağlaya ağlaya, utana sıkıla son çare taşınmazlar için  satış ihaleleri açtılar. Üç beş kişinin vicdan yükünü Herkül gücüyle kaldırmasından kuvvetle millete ait taşınmazları satıyorlar! Açılan ihaleleri biliyoruz. Akıbetler, Herkül'ün "güç bende artık" seslenişinin altında eziliyor, duyamıyoruz! 

Bodrum Belediye Başkanı, Bodrum'un zenginlerine el açmış durumda yardım istiyor. 

Marmaris Belediye Başkanı  sayısı 200'e ulaşması beklenen işçi kıyımında.

Menteşe Belediyesi, "personel maaşını Büyükşehir Belediyesi karşılıyor" diye vefa borcunu ödemek için  gelir getiren kafeleri Büyükşehir'e devretmiş. Belki bir umut  tadilatları bitince geri alabilirim inşallah telaşında. Yine de ne olur ne olmaz  50 milyon TL'lik taşınmaz uçmuş. Tutamamış merkez ilçe belediyesi milletin malını, elinden kayıp gitmiş.

Bu yoksulluk, yoksunluk ve sefalet içindeki tabloda Muğla Büyükşehir Belediyesi nasıllar? Piru pak! Işıl ışıl ışıklar içinde bir saltanat sefası.

Muttaş ve Osman Gürün sağ olsun!  Devralınan mirası yemek belli  pek lezzetli de bu miras her baba mirası gibi  helal mi? 

MUTTAŞ , zenginliğinin hesabını vermek zorunda hissetmeden şeffaflık ilkesinden uzak bir çizgide , ancak ifşalar olursa el kaldırıp "ben buradayım, ben yaptım " diyor. Halkın durumu ortadayken, ilçe belediyeleri milletin malını satmayı son çare görürken, bilsek iyi olacak :Nereden geliyor bu yoğurdun bolluğu? Sorsanız da söylemiyor. 

Susalım mı amma kafa ütüledik be! Baş ağrısına sebep bu yazı! Ne fena..

Halk adına soruyorum: 

İktidarı eleştirmeye gelince ön sıradasınız?  İktidarın izinden giderken de en ön saftasınız? Doğruysa neden eleştiriyorsunuz?  Yanlışsa neden kopyalıyorsunuz? 

Vaktiyle Eski Başkan "Osman Gürün Mercedes aldı" diye yer gök birbirine girdi. Kaç gün çıkamadı güzelim araç otoparktan. Hizmet edemedi sahibine. Muğlalı har vurup harman savurmayı  sevmez!  Geçmiştende mi ders almıyorsunuz ? 

Yalnız çok tuhaf. Dikkatimi çekiyor; Mercedes olunca ayağa kalkanlar  Audi olunca beğenmiş, güzelmiş. Audi siyah olsa bile parlakmış bak ya! Alkış çavuşlarının resmi geçidine denk düştük. Hay maşallah enişteme bak! 

Ülke ekonomik krizdeyken, millet dardayken varlığına  anlam veremediğimiz lüks turizm acentesinin arabasının plakasında "ATA" yazınca maalesef  Atatürk'ün izinden gitmiş olmaz acente sahipleri ! Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün gölgesine basarak  şahlanıyor demek olur ki...

Bir dakika..

Alandan CHP Lideri emriyle  uzaklaştırılan  vatandaş sesleniyor. 

Ne diyor? Duyuyor musunuz?

"Mustafa Kemal'in askerleriyiz!"

Haydi selametle...